Obezite Covid-19 Ölümlerini Arttırıyor Mu?
COVİD-19 can almaya devam ederken, yeni araştırmalar da birbirini takip ediyor. Farklı ülkelerde, farklı cinsiyetlerde, farklı ölüm sayıları açıklanıyor. Özellikle obezitenin yaygın olarak görüldüğü Avrupa ve Kuzey Amerika’da ölüm oranları oldukça fazla. Bazı araştırmalara ise dikkat kesilmek gerekiyor. Özellikle yaşamını yitiren insanların yüksek oranlarda obez olması çapıcı bir veri.
Peki neden obez kişiler Covid-19 ‘a daha çok yakalanıyorlar. Covid ile vücudun mücadele etmesi beklenir fakat obez kişilerin vücudunda zaten şişmanlığın getirdiği bir inflamasyon vardır.vücudun savunma güçleri birçok olumsuzlukla hali hazırda mücadele etmektedir ve bir de viral bir enfeksiyon ile karşılaşıldığında vücut yüksek inflamasyonla karşı karşıya kalıyor.
Hal böyle olunca biz beslenme uzmanlarına çok iş düşüyor. Diyetisyen deyince toplumun çoğunun aklına zayıflatan birey geliyor. Evet, bilimin çerçevesinde zayıflatmak da bizim işimizin bir parçası tabi ki. Çünkü ideal kilosuna sahip bir bireyin kronik hastalıklara yakalanma riski oldukça azalıyor. Obezite, dünya genelinde giderek yaygınlaşıyor ve çok sayıda bağışıklık ile ilgili bozukluk ve enfeksiyonlara yatkınlıkla ilişkili olduğu görülüyor. Şu an geldiğimiz durumda ise obez olmak maalesef ki COVİD-19’dan ölüm riskini de arttırıyor. Yapılan araştırmalarda obez olan bireyler olmayanlarla kıyaslandığında enfeksiyonlara yakalanma riskinin ve sağlığın kötüleşmesinin daha fazla olduğu göze çarpıyor. Viral enfeksiyonlarda vücut savunma sistemi T hücrelerini oluşturur ve virüse savaş açar. Maruz kalınan virüse özgü geliştirilen T hücreleri, enfeksiyonu çözmek için yağ dokusuna girer. Sonrasında burada bellek T hücrelerine dönüşerek kalırlar. Yağ dokusunda yer alan hafıza T hücreleri zayıflarda daha fazla yer alırken, diyetle azaltılan obezite sayesinde T hücre sayısı arttırılır. Enfeksiyona tekrar yakalanma ile hafızada yer alan T hücreleri hızla çalışmaya başlar. Bu da lipaz seviyelerinde artışlara ve yağ dokusunun kalsifikasyonuna neden olur. Ancak obezlerde hayatta kalmayı azaltabilir. Obezitenin viral ve bakteriyel enfeksiyonlarda bozulmuş bağışıklık yanıtları ile ilgili olduğu bulunmuştur. Buna göre de obez bireylerin obez olmayan kişilere kıyasla aşılanmadan sonra influenzaya özgü antikorlarında ve T hücrelerinde daha büyük düşüş görüldüğü sonucuna varılmıştır. Obezitenin sadece hafıza T hücre sayısını arttırmadığı, aynı zamanda koruyucu bir bağışıklık tepkisini ölümcül bir tepkiye dönüştürdüğü bulunmuştur.
Obezite ile ilişkili enflamasyon, her biri altta yatan bir bağışıklık bileşenine sahip olan akut pankreatit, kardiyovasküler hastalıklar, diyabet ve kanser vakalarının artması dahil olmak üzere obezite ile ilişkili ortak hastalıklara katkıda bulunabilir. Obezite de çağımızın hastalığı olarak değerlendirilirken, obezitenin farklı enfeksiyon durumlarında vücut savunmasını nasıl etkilediğini bilmek oldukça önemlidir. Obezite, enfeksiyonlara karşı değişen bağışıklık savunmasıyla ilişkilidir. Bir çok çalışmada yoğun bakıma yatan COVİD hastalarında obezite prevelansı oldukça yüksek bulunmuştur. Özellikle beden kütle indeksi 35’in üzerinde olan bireylerde hastalığın maksimum şiddette olduğunu gösteren kohort çalışması Fransa’da yapılmıştır. Mekanik ventilasyona olan ihtiyaç yaş, cinsiyet, diyabet ve hipertansiyondan bağımsız olarak obez olan bireylerde daha fazla çıkmıştır.
Tüm bunlara bakıldığında, özellikle obez bireylerin kendilerini ekstra korumaya özen göstermesi gerekmektedir. Sağlıklı beslenme ve bireye özgü diyet ile ideal kilolarına ulaşmaları sağlanmalıdır. Bireye özgü planlanan bir diyet ile maksimum yağ kaybı ile T hücrelerinin sayısının arttırılması ve COVİD’e yakalanma durumunda risklerin en aza indirilmesi, bunun yanı sıra kronik hastalık risklerinin de azaltılması önemlidir. Biz diyetisyenler obeziteyle savaşan danışanlarımıza destek oluyoruz. Bağışıklığın ön planda olduğu beslenme programları ile hem sağlıklı zayıflamayı sağlıyor, hem de bağışıklık sistemini güçlendiriyoruz.