Selülit
Yaz mevsiminin gelmesiyle beraber kalın kazakların, bol pantolonların altına sakladığınız selülitler mayolarla, şortlarla portakal kabuğu şeklinde kendini göstermeye başladı. Aynaya baktığınızda gördüğünüz selülitlerin özellikle kadınlar üzerinde estetik hoşnutsuzluk zaman zaman yaratabiliyor. Özellikle kadınların en büyük dertlerinden bir tanesi olan SELÜLİT ‘i nasıl tedavi edebiliriz?
Selülit nedir?
Selülit terim anlamına bakıldığında; hidrolipodistrofi denen, uyluğun üst kısmı, genelde dizin ve bileğin iç kısımları, kaba et ve baldırların arkası ve üst bacaklara yerleşmiş, genelde hormonal nedenlerle oluşan, bağ dokuda sıvının lokal olarak toplandığı bir dolaşım bozukluğudur. Daha anlaşılır bir tanım yapıldığında ise selülit sıklıkla kadınlarda görülen deri altı yağ hücre gruplarının aşırı derecede gelişmesiyle beraber kan ve lenfatik dolaşım üzerine yaptığı baskı dolaşımın bozulmasıdır. Bozulan dolaşımın deri altı dokularında sıvı birikimine ve bağ dokularının yeterli derecede beslenememesi deride sonuç olarak çökmelere ve deride portakal kabuğu görünümüne sebep olur.
Kilo artışıyla beraber yağ hücrelerinin aşırı yayılmasıyla da deri altı bağ dokusu etkilenir ve vücut normalden daha fazla su tutmaya başlar bununla birlikte kan dolaşımı zayıflar. Böylece dokulara eskisinden daha az oksijen gideceğinden dokular elastikiyetini kaybeder ve cilt yüzeyi pürüzlü bir görünüm almaya başlar.
Selülit neden oluşur?
Selülitin oluşmasının birden fazla nedeni vardır:
1.Genetik faktörler
Genetik faktörler vücudunuzun selülite olan yatkınlığını belirleyebilir. Yani annenizin çok fazla selülit problemi varsa sizin de selülitiniz olması şaşırtıcı değildir.
2.Hormonal dengesizlikler
Tiroid hormonlarının yetersiz çalışmasıyla ortaya çıkan hipotiroid veya karaciğer fonksiyonlarının bozulması gibi durumlar selülitleri arttırabilir.
3.Yanlış beslenme
Düzensiz beslenme ile artan kilo artışı ve vücut yağ oranının artışı selülit oluşumunu arttırır.
4.Oral kontraseptif (doğum kontrol ilaç kullanımı)
5.Damar yetmezliği
Selülit ve damar yetmezliği birbirine paralel gider. Yani selülit damar yollarında oluşur ve damarları sarar, sıkar. Bu durum kan dolaşımını daha da zorlaştırır ve varisler meydana gelir. Bu da selülit, varis, daha ileri derecede damar yetmezliği olarak gittikçe ciddi boyutlara varır.
6.Fiziksel aktivitenin az olması
Dünya Sağlık Örgütü günlük adım sayısını 10 bin olarak belirler ve bunun altında adım atmak sağlık için riskler oluşturur. Damarlardaki kan geçişlerinin düzenli olması için fiziksel aktivite önemlidir. Bunun yanı sıra yanlış yürüme hareketleri, kambur oturma gibi yanlış davranışların da selülit oluşumunu hızlandırabilir.
Selüliti nasıl tedavi edebiliriz?
Selülit doğuştan gelen bir hastalık değildir. Ergenlikle veya hamilelikle beraber değişen hormonal durum nedeniyle sonradan oluşabilir. Zayıf kişilerde görülebilse de kilolu kişiler arasında görülme sıklığı oldukça fazladır.
Selülitin en önemli unsuru masaj, spor ve doğru beslenmedir. Selülit masajları için oldukça fazla cihaz yapılsa da spor ve beslenme en önemli tedavi unsurlarındandır. Bu alışkanlıklarınızı düzelttiğiniz takdirde selülit sorununuzu ortadan kaldırabilirsiniz. En etkili yöntem ise tabi ki sağlıklı vücut ağırlığınıza ulaşmanızdır. Vücudun ihtiyacı olan makro ve mikro besin öğelerini doğru şekilde beslenmenize ilave etmeniz önemlidir. Özellikle doymuş yağların beslenmenizde kullanımı, yanlış pişirme ve kızartma yöntemleri, aşırı şeker ve tuz sağlığı olumsuz etkilediği gibi selülite de yol açabilir. Bu tarz bir beslenme yağ hücrelerini arttırarak dokularda su toplanmasına neden olurken, vücudun atıklardan temizlenmesini önler. Meyve, sebze, esmer ekmek grubu muadilleri ve kurubaklagiller gibi besinler içerdikleri yüksek posa ile bağırsaklarınızın düzenli çalışmasına yardım ettiği gibi dokuların atık maddelerden temizlenmesine yardım ederler. Selülit tedavisinde yapılması gereken en önemli şeylerden biri ise tuzu olabildiğince azaltmaktır. Dünya Sağlık Örgütünün günlük tuz tüketimini 4-6 gr arasında sınırlaması hem selülit tedavisinde hem de kalp-damar hastalıkları ve böbrek hastalıklarının tedavisinde önemlidir. Alkol tüketiminden ise mümkün oldukça uzak durulmalıdır. Mutlaka bol miktarda tüketilmesi gereken en önemli şey ise sudur. Suyu, bilinen tüm yararlarının yanında selülitin baş düşmanı olarak nitelendirmek yanlış olmaz. Su, vücudun kaybettiği esnekliğin kazanılmasında rol oynar, sarkmaları ve vücutta su toplanmasını önleyerek selülit oluşumunu engeller. Ayrıca, yağ metabolizmasındaki göreviyle de yağın istenmeyen durumlarda depolanmadan metabolize olmasını sağlar.
Her gün aynaya baktığınızda kendinizi en özel gününüzde gibi hissetmek hem fiziken hem ruhen iyi hissetmenizi sağlar. Bir diyetisyen yardımı ile sağlıklı şekilde ideal vücut ağırlığınıza erişmek ve sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinmek selülitin en iyi tedavisi olacaktır. Kısa sürede selülitlerden veya fazla kilolardan kurtulma hedefi ile şok diyetlere kendinizi kaptırmayın. Hızlı sonuçlar vadeden kısa süreli diyetler ile sağlığınızın olumsuz etkilenmesinin yanı sıra sık kilo alıp verme nedeniyle cildin sarkmasına, selülit ve çatlakların oluşmasına neden olur.
Yeni Asır Linki: https://www.yeniasir.com.tr/yasam/2020/07/05/selulitlerden-kurtulmanin-tam-zamani