Geçtiğimiz günlerde yapılan Avrupa Obezite Kongresi’nde açıklanan bir rapora göre obezite oranı gün geçtikçe endişe verici bir şekilde artıyor. Obezite günümüzde pek çok ülkenin en önemli sağlık sorunları arasında yer alıyor. Yayınlanan rapora göre Avrupa'da yetişkinlerin % 60'a yakını, çocukların ise yaklaşık üçte biri fazla kilolu ya da obez kategorisinde yer alıyor. Obez veya fazla kilolu olan yetişkin sayısı göz önüne alındığında Avrupa ülkeleri arasında Türkiye ilk sırada bulunuyor. Rapordaki verilere göre Türkiye’de yetişkin nüfusun yüzde 66,8’i fazla kilolu, yüzde 32,1’i ise obez olarak nitelendiriliyor.

     Obezite, bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu, boy uzunluğuna göre vücut ağırlığının idealin üstüne çıkmasıdır. Yani vücut yağ oranının erkeklerde %25, kadınlarda ise %30'un üstüne çıkması bizlere obeziteyi gösterir. Ayrıca bel çevresi ölçümünün kadınlarda 88, erkeklerde 102 cm’in üzerinde olması da obezitenin göstergeleri arasındadır.

     Beslenme anne karnında başlayan yaşamın sonuna kadar devam eden vazgeçilmez bir ihtiyaçtır. Sağlıklı bir yaşam sürdürmek için, alınan enerji ile harcanan enerjinin dengede tutulması gerekir. Günümüz teknolojisinde yaşamı kolaylaştıran gelişmeler, günlük hareketleri önemli ölçüde sınırlıyor. Ayrıca fast-food gıdalara ulaşımın çok kolay olması da alınan enerjinin artmasına neden oluyor. Günlük alınan enerjinin harcanan enerjiden fazla olması durumunda, harcanamayan enerji maalesef vücutta yağ olarak depolanır ve obezite oluşumuna neden olur.

Sağlıklı Gençler İle Daha İyi Bir Gelecek

    Ülkemizde 15-21 Mayıs Haftası Gençlik Haftası olarak kabul edilir ve 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı olarak kutlanır. Hepimizin bayramı kutlu olsun. Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk toplumda gençlerin rolünün önemine sık sık değinmiştir. ‘’Bütün ümidim gençliktedir.’’ sözü ve Gençliğe Hitabemiz bunun göstergesidir. Bu nedenle daha iyi bir geleceğin bizleri beklemesini istiyorsak genç neslimizin sağlığını korumayı ve geliştirmeyi hedeflemeliyiz.

Hareketsiz Yaşamla Gelen Fazla Kilolara Dikkat

     Gelişen teknoloji ve modern yaşamın bize sunduğu imkanlar hayatımızı kolaylaştırırken maalesef bizleri daha hareketsiz bir yaşama sürüklüyor. Bir yere giderken yürümek yerine kullanılabilecek çok fazla ulaşım aracı imkanının olması aktifliğimizi azaltıyor. Uzun saatler masa başında yapılan işler veya ofiste mesaiye kalınan günler hareketimizi kısıtlıyor. Özellikle son yıllarda pandemi nedeniyle evde daha fazla vakit geçirilmesi de daha hareketsiz bir yaşama neden oldu. Ancak hareketsiz bir yaşam sağlığa sandığınızdan daha fazla zarar veriyor. Yapılan araştırmalar günde 4 saatten fazla hareketsiz kalmanın kalp hastalıklar başta olmak üzere pek çok sağlık problemine yol açabileceğini gösteriyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün önerisi yetişkinler için haftada 150-300 dk orta şiddette fiziksel aktivite yapılmasıdır. Ülkemizde de gençlerde sporun önemine vurgu yapmak amacıyla 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı olarak kutlanır. Hareketsiz yani sedanter yaşamdan daha hareketli bir yaşama geçiş yaparak kardiyovasküler hastalık, diyabet ve obezite gibi pek çok hastalığa yakalanmanın önüne geçebiliriz.

Hazır Yemek Uygulamaları Obeziteyi Tetikliyor

     Günümüzde beslenme alışkanlıklarının değişerek hazır ve hızlı gıdaya yönelmesi, fast-food, poğaça, abur-cubur tüketiminin artması obeziteyi tetikleyen en önemli etkenlerden biridir. Gelişen teknoloji ile hazır yemek uygulamalarının sayısındaki artış kişileri besin seçiminde fast-food gıdalara yöneltiyor. Bu fast-food gıdaların tüketilmesi ile alınan yüksek karbonhidrat ve yağ maalesef vücutta yağ depolanmasına neden oluyor. Bu fast-food gıdaların sık sık tüketilmesi ise kişileri obeziteye sürüklüyor. Ancak gelişen teknoloji ile eve sağlıklı yemek siparişi verme imkanının da arttığını söylemek mümkün. Bu nedenle bu tarz hazır yemek uygulamalarından sipariş verirken, sağlıklı alternatifleri tercih etmeyi deneyebilirsiniz.