Kurubaklagillerin insan beslenmesindeki büyük önemi nedeniyle 2016 yılı “Uluslararası Bakliyat Yılı” olarak ilan edilmiştir. Her yıl 10 Şubat ise Dünya Bakliyat Günü olarak kutlanmaktadır.  Kurubaklagillerin sağlığa olan olumlu etkileri nedeniyle obezite, diyabet, kalp hastalıkları ve kanser gibi bulaşıcı olmayan hastalıkları önlemek ve kontrol etmek için gerekli olan sağlıklı beslenmenin önemli bir parçası olarak bakliyat tüketimi önerilmektedir. Ayrıca besleyici etkilerinin yanı sıra, ekonomik olmaları nedeniyle günlük beslenmede sıklıkla yer alırlar.

Dünya Bakliyat Günü yaklaşmışken hadi gelin sağlığımız için kıymetli bu besinleri daha yakından tanıyalım.

1) Kurubaklagiller kansere karşı güçlü yardımcılardır. Yapılan araştırmalarda bakliyatların yüksek posa içeriği, kolorektal kanserle ters ilişkili bulunmuştur. Ayrıca başka bir çalışma içerdiği fenolik bileşikler sayesinde haftada en az 2 kez bakliyat tüketen kadınların meme kanserine yakalanma olasılığının %24 daha az olduğunu göstermiştir.

2) Kalbinizin en iyi dostudur. Bitkisel kaynaklı protein kaynakları olduğu için kolesterol içermezler. Düzenli bakliyat tüketimi, özellikle koroner kalp hastalığı olmak üzere kalp rahatsızlıkları riskinde azalma ile ilişkilidir. Yapılan araştırmalarda haftada 4 kez baklagil tüketiminin, kalp-damar hastalık riskini azalttığı ve kan yağ profillerini iyileştirdiği, kan basıncı seviyelerini düzenlediği bulunmuştur.

3) İyi protein kaynaklarıdır, yüksek miktarda protein içerirler.  100 gramında yaklaşık olarak 20-25 gram protein içerirler. Ancak baklagiller kaliteli tahıl kaynakları ile tüketildiklerinde etkileri daha da artmaktadır. Örneğin nohut yemeğinin yanında bulgur pilavını tüketmek daha iyi olabilir.

4) Çölyak hastaları için önerilen Glutensiz Diyet ile beslenenlerin diyetlerinde rahatlıkla tüketilebilir. Ayrıca tamamlayıcı bir protein kaynağı ile birleştirildiğinde baklagiller, ete bir alternatif bulmak isteyen vejetaryen beslenenler için de uygun besin kaynağıdır.

5) Baklagiller kilo verme döneminde sizin en iyi yardımcılarınızdandır. Düşük glisemik indekse sahip olmaları ile uzun süre tokluk sağlamada etkilidir. Sağlıklı yağ asidi içeriğinin yanı sıra yüksek posa içeriğine sahip oldukları için tokluğu artırır, kan şekeri ve insülin seviyelerinin dengelenmesine yardımcı olur. Düşük yağ içerikleri ile kalori alımını azaltırlar. Bu,  baklagilleri kilo yönetimi için ideal hale getirir. Ayrıca diyet posası çiğneme süresini ve tokluğu artırarak da kalori alımını azaltmada etki gösterir.

6) Baklagiller kan şekeri üzerinde olumlu etkilere sahiptir. Düşük glisemik indeks ile kan şekeri kontrolünün sağlanmasında olumlu özellik gösterir. Yapılan bir araştırmada 4 hafta boyunca pişmiş kurubaklagili günde 75 gram tüketen bireylerin açlık kan şekeri ve insülin seviyelerinin önemli ölçüde azaldığı gösterilmiştir.

7) Kurubaklagiller sağlığımıza dost olmasının yanında gezegene dost besinlerdir. Sera gazı emisyonlarını azalttıkları, hayvansal protein tüketimini azaltmaya yardımcı oldukları, sürdürülebilirlik ve yerel ekonomi için özel bir önemi vardır. Çevresel olarak en sürdürülebilir bitki türleridir. Et tüketimini azaltarak protein ihtiyacınızı bitkisel kaynaklardan karşılamanız doğaya da yardımcı olmaktadır.

Kurubaklagillerin gaz yapıcı şikayetlerini azaltmak için ıslattıktan sonra ıslatma suyunu dökün ve temiz su kullanarak pişirin. Ayrıca pişirirken ya da tüketirken içerisine kimyon da ekleyebilirsiniz.

Tabağınızda ister nohuttan hazırlanan humus olsun, ister piyaz, ister yeşil mercimek salatası. Yeter ki tabağınızda bu besinlere yer açın. Şanslıyız ki birçok farklı lezzet ile sofralarımızda kurubaklagillere yer verebiliyoruz. Protein ihtiyacınızı haftada en az 2 gün kurubaklagillerden karşılamayı ihmal etmeyin. Böylece hem kendi sağlığınızı hem de gezegenimizin geleceğini koruyun.